9 Ocak 2009 Cuma

Habercilik zor iş.

Bu sabah yürüyüşten dönerken sitemizin önünde bir belediye arabasının kepçesine zorlukla ve korkarak binmeye çalısan biri kız, biri erkek iki genç gördüm. Düşecekler diye ödüm koptu. Şoförde onlara yardım ediyordu. Çok meraklandım bu gençler ne yapmak istiyorlar böyle.Ampul mü değiştirecekler acaba, yoksa...Hay Allah ne yapacak buiki genç.. Bir genç kız da onlara yerden moral veriyor. Sonra baktım ellerinde dijital fotoğraf makineleri var üçününde. Belli ki karşıdaki Karanfil köyün karlı manzarasını cekecekler.Bunlar ya gazeteci, ya dergici yani haberci bunlar. Belliki izin almışlar ve Besiktaş belediyesinden onlara bu araç tahsis edilmiş.
Ben de bir haberci olarak hemen cebimden dijital makinemi çıkardım. Beni görünce güldüler. Ben onların, onlar benim resmimi çekti. Dört makine biribirine karşı çalıştı. Sonra onlar karlı manzarayı çektiler dergileri için. Habercilik ne zor bir iş. Ben 40 yıllık bir gazeteci olarak bu çalışmadan rahatsız oldum. Bence hiç bir güvenlik önlemi yoktu.
Başlarına bir kask bile yoktu, emniyet kemerleri yoktu. Yaptıkları iş çok kutsal bir iş bile olsa benim içim ürperdi. Onaylamadım bu işi. Gazetecilik mesleğinin çok zor olduğunu biliyorum ama yinede rahatsız oldum. Keşke o manzarayı görmeseydim. Hayat bu kadar ucuz olmamalı. Daha sonra evimin balkonundan işleri bitip, inip gitmelerine kadar eşimle birlikte korku içinde seyrettik.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder